“Ülkemizde maalesef her gün hayvanlara yönelik yeni bir şiddet olayı ile güne başlıyoruz. Önceki gün Ankara Haymana’da, görüntülere göre bir şahsın kendisine ait olduğu ifade edilen 2 çoban köpeğini vahşice eşek yavrusuna saldırtarak, hayvanın ölümüne yol açması ve görüntülerin bir maharetmiş gibi sosyal medya hesabından yayınlaması bizleri bir kez daha üzüntüye ve derin endişeye sevk etmiştir.
Hayvanlara şiddet bir psikolojik vakadır. Bugün şehirlerin en büyük mağdurları konumunda olan sahipsiz hayvanlara eziyet edenlerin devlet gözetiminde rehabilitasyon merkezlerinde belli sürelerde tedavi altına alındıktan sonra toplum içerisine döndürülmeleri gerekmektedir. Aksi taktirde ileride toplum açısından çok daha vahim sonuçlarla karşılaşılması kaçınılmazdır. Hayvana şiddet konusunda iktidarından muhalefetine, sivil toplum kuruluşlarına kadar sosyal medyada tepkisel paylaşımlar yapılması olumlu ancak, çözüm değildir. Kamuoyunun tepkisi hızla büyüyüp aynı hızla sönmektedir. Hayvan hakkının olmadığı yerde insan hakkının olmayacağı aşikardır. Çözümün adresi TBMM’dir.
ABD’de hayvana şiddet, tıpkı kundakçılık, cinsel istismar gibi kayıt altına alınıp, sabıka kaydı oluşturulmakta ve takip edilmektedir. Böyle bir uygulamanın ülkemizde de olmaması için bir sebep yoktur. Bu sebeple yıllardır çıktı çıkacak denilen 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun bir an önce yasalaştırılarak hayvanlara karşı her türlü şiddetin, istismarın ve terk etmenin Kabahatler Kanunu’ndan çıkartılarak,, Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamına alınarak caydırıcı para cezaları ile birlikte hapis cezası gibi yaptırımların bir an önce hayata geçirilmesi gerekmektedir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur. 05.05.2020
ALİ EROĞLU
Türk Veteriner Hekimleri Birliği
Merkez Konseyi Başkanı