TVHB Başkanı Eroğlu, yüzde 99 oranında ölümcül bir hastalık olmasına rağmen gerekli tedbirler alındığında ise yüzde 100 önlenebilen bir hastalık olan kuduz için evcil hayvan sahiplerini uyardı.
Salih KAPLAN
ANKARA (Anayurt) – 28 Eylül, kuduz hastalığa ilişkin farkındalığın artırılması amacıyla tüm dünyada Dünya Kuduz Hastalığı Günü olarak kabul ediliyor. Tedavi yöntemi bulunmayan ve yüzde 99 oranında ölümcül bir hastalık olan kuduz, gerekli tedbirler alındığında ise yüzde 100 önlenebilen bir hastalık. Kuduzla mücadele için hem evcil hayvanların hem çiftlik hayvanlarının hem de yaban hayatın aşılaması gerektiğini dile getiren Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Başkanı Ali Eroğlu ise uyarıyor: “Evinde kedisi, köpeği olan birinin mutlaka evcil hayvanına kuduz aşısını yaptırması gerekiyor. Eğer evcil hayvan kuduz hastalığını almışsa ve sizi tırmalamışsa tedavi için geç kalmış olursunuz.”
TVHB Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, kuduz aşısını bulan Louis Pasteur’ün ölümü anısına kuduz hastalığa ilişkin farkındalığın artırılması amacıyla belirlenen 28 Eylül Dünya Kuduz Hastalığı Günü öncesinde sorularımızı yanıtladı. Kuduzun yüzde 99 oranında ölümcül bir hastalık olmasına rağmen gerekli tedbirler alındığında da yüzde 100 önlenebilen bir hastalık olduğunu dile getiren Eroğlu, kuduzun önlenmesi için hem evcil hayvanların hem çiftlik hayvanlarının hem de yaban hayatın aşılaması gerektiğini ifade etti.
2020’DE 109 KUDUZ MİHRAKI TESPİT EDİLDİ
Pandemi sürecinin kuduza karşı aşılama çalışmalarını olumsuz etkilediğini dile getiren Eroğlu, buna karşın Türkiye’de 2020 yılında şimdiye kadar kuduz hastalığının görüldüğü 109 mihrakın tespit edildiğini söyledi. Bir kuduz mihrakından birçok hayvanın etkilenebildiğini söyleyen Eroğlu, “Zaten kuduz vakalarının yüzde 90’ı köpek kaynaklı. Ancak esas mücadele edilmesi gereken konu yaban hayatı. Özellikle tilkiler bu döngünün içinde yer alıyor. Önceden hastalık köpeklerden ya da tilkilerden insanlara bulaşıyordu. Şimdi köpeklerden tilkilere, tilkilerden yeniden köpeklere ve köpeklerden insanlara doğru ters bir döngü oluştu” dedi.
Yaban hayatın aşılanmasıyla ilgili olarak hastalık konusunda riskli bölgelere helikopterlerle aşılı yiyeceklerin atıldığını anlatan TVHB Başkanı Eroğlu, “Bölgedeki yaban hayvanları bunları yediğinde aşılanmış oluyorlar. Orta Anadolu, İç Anadolu, Doğu Anadolu’nun bir kısmı gibi son 10 yılda nerelerde hastalık görülmüşse oralarda havadan yiyecek atılarak aşılama yapılıyor” şeklinde konuştu. Kuduz aşısı yapılan hayvanlarda bağışıklığın hayat boyu olmadığını dile getiren Eroğlu, kuduzla mücadelede bazı bölgelerin her yıl oral aşılama ile aşılanması gerektiğini söyledi.
Kuduz hastalığının Türkiye’de görülmemesi gereken bir hastalık olduğunu dile getiren Eroğlu, “Kuduz vakalarının yüzde 80’i zaten gelişmişlik açısından Türkiye’den çok daha geride olan ülkelerde görünüyor. Gelişmiş ülkelerde kuduz alınan önlemlerle tamamen elimine edilmiş durumda. Bu ülkelerde kuduzdan insan da ölmüyor. Meradaki bir hayvana yaban hayvanı saldırmışsa ve sahibi de görmemişse hayvan bir süre sonra kuduracaktır. Vakalar daha çok bu şekilde ortaya çıkıyor” diye konuştu.
KUDUZ HASTALIĞININ TEDAVİSİ YOK
Aşılamanın önemine dikkat çeken Eroğlu, “Isırma, tırmalama ya da salya ile temas söz konusu olduğunda mutlaka en kısa zamanda tedaviye başlanması gerekiyor. Bu konuda halkın da bilinçlenmesi gerekiyor. Halk bilinçlendiği taktirde Kuduzla Mücadele Küresel Birliği’nin 2030 yılı için sıfır kuduz hedefi de gerçekleştirilmiş olur. Çiftlik hayvanları, yaban hayatıyla ilişkisi nedeniyle kuduz tehlikesine açık ancak insanlarda kuduz vakası tamamen yok edilmiş olur. Kuduzun tedavisi yok ve yakalanıldığı zaman yüzde 99 ölümle sonuçlanıyor” dedi.
EVCİL HAYVAN SAHİPLERİNİ UYARDI
Aşılamanın bütüncül bir şekilde gerçekleştirilmesi gerektiğini dile getirerek evcil hayvan sahiplerini uyaran Eroğlu, “Yaban hayatın, çiftlik hayvanlarının ve evcil hayvanların her sene aşılanması gerekiyor. Evde kedisi, köpeği olan birinin mutlaka kuduz aşısını yaptırması gerekiyor. Kuduz hastalığının şakası yok. Diyelim ki, kediniz var ve severken sizi tırmaladı ama kendi kediniz olduğu için şüphe etmediniz. Bu kedi dışarı gidip geliyorsa ve dışarıdan bir kuduz hastalığını almışsa kurtuluşunuz yok. Tedavi için geç kalmış olursunuz” dedi. Ülkemizde halkın bu konuda yeterli bilinç sahibi olmadığını söyleyen Eroğlu, “Kuduz bir hayvan 10 gün içinde ölür. O yüzden ısıran hayvanı takip edeceksiniz. 10 gün içinde belirti gösterirse aşıya devam edeceksiniz. Belirti göstermezse tedaviyi sonlandırabilirsiniz” ifadelerini kullandı.
“KÜPE SÜREKLİ AŞILIDIR ANLAMINA GELMİYOR”
TVHB Başkanı Eroğlu, küpesi bulunan sokak köpekleriyle ilgili olarak da, “Bu köpeklerin küpesinin olması kuduz aşısının yapılmış olduğu anlamına hem geliyor hem de gelmiyor. Belediyeler sahipsiz hayvanlara kısırlaştırma yapıyor, parazit ilaçlaması yapıyor, kuduz aşısı yapıyor, sisteme kaydediyor ve küpe takılıyor. Ancak küpesi olan köpeğin tekrar aşıları yapılıyor mu, yapılmıyor mu önemli olan o. Küpe bir güvencedir, köpeğin kontrolden geçtiğini gösteriyor ancak tekrar aşısının yapılıp yapılmadığı belli değil. Bu hayvan sürekli aşılıdır anlamına gelmiyor. Köpeklerin küpelerindeki numaradan kayıtlarına bakmak gerekiyor” dedi.
http://www.anayurtgazetesi.com/haber/Kuduz-olumcul-ancak-onlenebilir-bir-hastalik/712097