Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konsey Başkanı Ali Eroğlu, “Veteriner Otoritesi olmadan hayvansal gıda ithalatından kurtulamayız. Cumhurbaşkanı ve Bakanlık bize kulak verirse, 56 odamız ve 65 yıllık tecrübemizle el ele sorunu çözeriz. Dövizlerimiz ülkemizde kalır” dedi.
Türk Veteriner Hekimleri Birliği’nin İzmir toplantısında çok önemli mesajlar çıktı. Hayvansal gıdalara oluk oluk döviz akıtıp ithalattan kurtulmanın formülünün hazır olduğunu belirten Başkan Eroğlu, “Veteriner Otoritesi olmadan bu sarmaldan kurtulamayız. Cumhurbaşkanı ve Bakanlık bize kulak verirse, 56 odamız ve 65 yıllık tecrübemizle el ele sorunu çözeriz” dedi.
Türk Veteriner Hekimleri Birliği’nin ikinci bölge toplantısı İzmir’de yapıldı. İzmir Veteriner Hekimleri Odası Başkanlığı’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantının açılış konuşmasını yapan İzmir Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Gökhan Özdemir, görev yaparken yaşamını yitiren meslektaşlarını rahmetle andı. Hükümeti Veteriner Odaları’na ve veteriner hekimlere kulak vermeye çağırdı. Kısa konuşmasının ardından sözü Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu’na bıraktı. Kısa zaman içerisinde böyle güzel bir organizasyonu ortaya koyan İzmir Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Gökhan Özdemir’e ve katılımcılara teşekkür ederek konuşmasına başlayan Başkan Eroğlu, “Toplantının Ülkemiz, Ülkemiz hayvancılığı, veteriner hekimlik mesleği ve meslek mensuplarımız için olumlu katkılarının olmasını temenni ediyorum” dedi.
Toplantıda; Hayvan Sağlığı, refahı, ıslah ve beslenmesi uygulanan hayvancılık politikaları, (desteklemeler, ithalat,kamu yapılanması gibi ) ve 3.Tarım Şurası gibi sektörü yakından ilgilendiren çeşitli konuların ele alınacağını vurgulayan Başkan Köksal, Türk Veteriner Hekimleri Birliği’nin, kendisine bağlı 56 Bölge ve İl Odası ile ülke hayvancılığının acilen ithalattan kurtulmasını istediğini belirtti.
Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konsey Başkanı Ali Eroğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:
İspanya’dan hastalık nedeniyle hayvan giriş-çıkışının yasak olduğu bölgeden sahte sağlık bölgesiyle ithal edilen hayvanların ülkemize getirilmesi örneğinde olduğu gibi canlı hayvan ithalatı ülkemiz hayvancılığının sorularını çözmekte aksine sorunu daha da büyütmektedir. Bunun için hayvancılıkta mutlaka acil, üretim planlamalarının yapılmasını, istikrarlı politikaların uygulanmasını zaruri görüyor. Kendi tüketeceklerini üretemeyenlerin başkalarının ürettiklerini, onların belirlediği fiyattan ve kaliteden almaktan kurtulamayacaklar ve sonuçta bağımsız olamayacaklar. Bunun bir bir dünya kuralı olduğunu hatırlatıyoruz.
TARIM, HAYVANCILIK İÇİN YAPILMALI
Türk Veteriner Hekimleri Birliği, ülkemizde hayvancılığın tarımın içinde bir alt sektör olarak değerlendirilmesi gibi dünya gerçeklerine uymayan kronik bir yanlıştan kurtulmanın hayati derecede önemli olduğunu ifade ediyor. Bu noktada tarım için hayvancılık değil, hayvancılık için tarım yapan ülkelerin hayvancılıkta söz sahibi olduklarını, hayvancılıkta ekonomik kar sağlayan ülkelerde bitkisel üretimin, hayvansal üretime göre planlandığı artık herkesin görmek gerektiğini altını çizerek, 3. Tarım Şurasının bu kronik yanlıştan kurtulmaya vesile olmasına dikkat çekiyor.
2018 yılında ithal edilen 1.460.786 baş sığır için 1.692.321.256 Dolar, 55.700 ton sığır eti için 260.107.886 Dolar, yem hammaddesi olarak arpa, mısır, soya için 2 milyar Dolar ödenmiştir. 2019 yılının ilk 5 ayında da 258.203 baş sığır ithalatı yapılmıştır. Ödenen döviz 270 milyon dolardan fazladır. Yine 2019 yılının ilk beş ayında 4,2 bin ton sığır eti ithalatı yapılmış ve 22 milyon dolardan fazla döviz ödenmiştir.
Yani canlı hayvan ithal ediliyor ancak bu derde deva olmuyor bir de üzerine et ithal ediliyor.
Türkiye 2017 yılında 6,95 milyon ton 2018 yılında 6,5 milyon ton yem hammaddesi (arpa, soya, mısır, DDGS) ithalatı yapmıştır. Bu ithalata 2017 yılında 1,94 milyar dolar 2018 yılında 2,08 milyar dolar ödemiştir.2019’un ilk beş ayında yine 2,8 milyon ton yem hammaddesi ithal edilmiş, 866,5 milyon dolar ödenmiştir.
İthal edilen hayvanları yine ithal edilen yem ile besleniyor.
Türk Veteriner Hekimleri Birliği ülke hayvancılığında ülkemize yakışmayan bu tablonun bir an önce son bulmasını arzuluyor.
Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konsey Başkanı Ali Eroğlu
DİŞİ HAYVAN KESİMİ YASAKLANSIN
Türk Veteriner Hekimleri Birliği, hayvancılığın temel dinamiklerinden olan dişi hayvan kesiminin yasaklanmasını 30 bin ton civarında et kaybına sebep olan erken kuzu kesiminin engellenmesini, erken kuzu kesiminin engellenmesini, erken buzağı ölümlerine kalıcı çözümler bulunmasını, tabii tohumlamadan doğan buzağılara verilen desteğin kaldırılarak, buzağı desteğine suni tohumlama zorunluluğu getirilmesini, bölgelere uygun etçi ve kombine ırkların teşvik edilerek geliştirilmesini. optimal büyüklükteki işletmelerin sayılarının artırılmasını. Meraların yeterli ve fonksiyonel hale getirilmesini, yeterli olmayan modern hayvan pazarları ile hijyenik mezbahaların yeterli sayıya ulaştırılmasını, destekleme stratejisinin geliştirilmesini, hayvan sayımının yapılmasını, etkin kalıcı ve sürdürülebilir hayvan ıslahı ve sağlığı politikalarının oluşturulmasını son derece önemli buluyor.
NSAN SAĞLIĞI İÇİN, HAYVANSAL GIDA GÜVENLİĞİ ŞART
Türk Veteriner Hekimleri Birliği, insanlarımızın sağlıklı ve dengeli beslenmenin olmazsa olmazı olan güvenli hayvansal gıdayı yeterli miktarda tüketebilmesini vazgeçilmez buluyor. Sağlıklı hayvan sağlıklı gıda, sağlıklı insan ve sağlıklı toplum hedefi için veteriner hekimliğin aktör konumunda olduğunu hiçbir zaman göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguluyor. Kamuda istihdam edilen veya muayenehane açarak mesleğini icra eden klinisyen veteriner hekimlerin görev tanımları, özlük hakları, yetersiz istihdam mesleki uygulamalarda karşılaşılan (Aşılma, küpeleme, sun’i tohumlama, ruhsatlandırma iş riski ve e-reçete gibi) problemlerin çözümüne kavuşturulmasını gerekli görüyor.
KORUYUCU HEKİMLİK
Türk Veteriner Hekimliği Birliği, halen ülkemizde görülen, halk sağlığını ve hayvan sağlığını etkiliyen hatta zaman zaman tehdit eden hayvan hastalıklarına karşı koruyucu hekimliğin önemine işaret ediyor. Paratüberküloz gibi gelecekte sorun etme potansiyeline sahip hastalıklar için şimdiden koruma stratejilerinin geliştirilmesini, brusella, tüberküloz , şarbon, Kırım Kongo Kanmalı Ateşi, Salmonella, Toxoplazma, Kist hidatik ve kuduz gibi ve kuduz gibi baktariyel, viral ve parazitler hastalıklara karşı eradikasyon projelerinin uygulanmasının sağlığın temel konusu olarak görüyor. Veteriner Halk Sağlığı ve çevre sağlığı için Tek Sağlık uygulamalarını vazgeçilmez olarak kabul ediyor. Aktif ve bütüncül uygulamalar ile Kurbanın hayvan hastalıkları konusunda toplumda endişe bir oluşturan bir konumdan çıkarılması gerektiğini önemli buluyor. Hayvan refahı yaklaşımdan hareket ile sahipsiz sokak hayvanları konusunda çözüm odaklı öngörüler ortaya koyuyor.
Türk Veteriner Hekimliği Birliği, sektördeki tüm örgütlerin görev ve yetki alanlarının yeniden gözden geçirilmesini, kooperatifler, dernekler, üretici ve yetiştirici birlikleri gibi örgüt sayısındaki fazlalık ve yetki kargaşasının ya da kaosunun ortadan kaldırılmasını gerekli görüyor. Egoistik yaklaşımların işleri içinden çıkılmaz hale getirerek, zararlı olduğunun görülmesini istiyor.
İLERİ HAYVANCILIK İÇİN
Hayvancılık ve veteriner hekimlikte sorunların çözümü için, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi uluslar arası kurallara da uygun bir yapılanmanın ülkemizde de gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu yapı Veteriner Otoritesi’dir. Tarım ve Orman Bakanlığı’ndaki şuandaki yapılanmada bu yoktur. İleri hayvancılık için mutlaka ileri veteriner hekimlik gerekmektedir. Aktif, etkin, motivasyonu yüksek, hızlı karar alabilen, yetki ve sorumluluk kargaşası yaşanmayan, yeterli bütçesi ve insan kaynakları olan bir yapı oluşturulursa sorunlar giderilmiş, standartları yüksek bir veteriner hekimlik icra edilecek ve istenilen hayvancılık hedefine de ulaşılmış olacaktır. Hayvancılık yönetimsel olarak Veteriner Otoritesi merkezli olmalıdır.
Türk Veteriner Hekimliği Birliği, 56 bölge ve il oda başkanlıkları ile, en ücra yerlere ve ülkemizin her yerine hizmet götüren meslek mensuplarımızı yasal olarak temsilen diyoruz ki; 65 yıllık bilgi birikimimiz, sahadaki meslektaşlarımız ve akademik kadrolarımız ile kurumsal varlığımız ve gücümüz dikkate alınmalıdır. Bu güç, veteriner hekimliğin ve hayvancılığın sorunlarının çözüme kavuşturulmasında gerekli olan vizyona sahiptir.
STATEJİK YÖNETİME İHTİYAÇ VAR
Son söz olarak, hayvancılık stratejik, gıda stratejik, veteriner hekimlik stratejik yönetime ihtiyaç vardır. Gıdanın tehdit aracı olarak bir silah gibi kullanıldığı dünyamızda, hep beraber sağlıklı, haysiyetli ve onurlu bir yaşamın nasıl olacağını düşünmek zorundayız.
KİMLER KATILDI
İzmir’de yapılan Türk Veteriner Hekimleri Birliği’nin ikinci bölge toplantısı’na Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konseyi ile İzmir, Manisa, Kütahya, Uşak, Balıkesir, Aydın, Muğla, Burdur, Isparta, Antalya, Ankara, Eskişehir, Bursa, Çanakkale, Düzce, Trakya, Kocaeli, Kastamonu ve İstanbul Bölge ve İl Oda Başkanları katıldı.
İbrahim Irmak / İZMİR-HABERHURRİYETİ
Çevre konusunda her türlü duyarsızlığı bize yazabilirsiniz. Tabii güzellikleri de..
https://www.haberhurriyeti.com/hayvancilikta-disa-bagimliliktan-nasil-kurtuluruz/