Hayvanlardan insanlara bulaşan hastalık anlamına gelen zoonoz ile mücadeleye dikkat çeken Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, Türkiye’de sektörler arası, multidisipliner mekanizmalara, hayvan ve insan sağlığı konusunda bütüncül bir yaklaşıma, tek sağlığa ihtiyaç olduğunu uyarısında bulundu.
6 Temmuz Dünya Zoonos Günü nedeniyle kamuoyunu bilgilendiren TVHB Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, hayvanlardan insanlara bulaşan hastalık olarak da ifade edilen zoonos ile ilgili alınması gereken tedbirlerin aciliyetine dikkat çekti. Eroğlu, Zoonotik hastalıkların, bakteriyel (%41,4), viral (%37.7), paraziter (%18,3) ve mantar (%2) enfeksiyonları olarak geniş bir yelpazeye sahip olduğuna vurgu yaptı.
Dünyadaki küçülmenin hastalıkların hızla yayılmasına neden olduğunu anlatan Eroğlu, şu bilgileri aktardı:
“Kırım Kongo Kanamalı Ateşi, Domuz Gribi gibi daha birçok sınır aşan zoonotik hastalıkları Dünyada bilmeyen kalmamış, küresel krizlere sebep olarak zamanla küreselleşen zoonotik hastalıklar maalesef küresel tehlike ve tehdit haline gelmiştir. Zoonozlar tüm kıtaların problemidir. Ancak bu hastalıkların %80’i düşük ve orta gelirli ülkelerde görülmektedir.
Yapılan araştırmalarda Dünya üzerinde her yıl 2 milyar vaka olduğu ve 2,7 milyon insanın zoonotik hastalıklardan öldüğü tahmin edilmektedir. İnsanlarda görülen hastalıkların % 61’i hayvansal kökenlidir. Bunlar arasında Kuş Gribi, Kırım-Kongo kanamalı ateşi, BSE, SARS, MERS, Ebola, Nipah virüsü, Batı Nil Virüsünün sebep olduğu hastalıklar sayılabilir. Yeni oluşan patojenlerin (Ebola, Batı Nil, Kuş Gribi) % 75’i hayvanlardan insanlara geçmektedir. Gıda kaynaklı hastalıkların %90’dan fazlası hayvansal gıdalardan kaynaklanmaktadır. Her yıl 5 yeni insan hastalığı ortaya çıkmaktadır ve bunun 3’ü hayvan orijinlidir. Dünyada biyo-terörizm amacıyla kullanılan hastalık etkenlerinin %70’ten fazlası hayvansal kökenlidir.
Zoonotik hastalıkların global bilançosu; Her yıl 8 milyar Euro hayvansal üretim kaybı, küresel üretimin yaklaşık %20’si,her yıl 21.5 milyar Euro değerinde ölen çiftlik hayvanı ve her yıl 43 milyar Euro insan sağlığı için yapılan masraflar.”
Türkiye’de durum
Türkiye’deki durumu da değerlendiren Ali Eroğlu, dünyadaki 200’ün üzerindeki zoonotik hastalığın ortalama 5/2’sine Türkiye’de de rastlandığını ifade etti. Söz konusu hastalıkların çok çeşitli olduğuna da değinen Eroğlu, şöyle devam ketti:
“Bu hastalıklar çok çeşitli olup, bulaşma yollarının basitliği ve etkileri bakımından oldukça da yüksek tehlike arz etmektedir.
Ülkemizde ve Dünyada, Sağlık Bakanlığı’nın tehlikeli görüp ihbarını mecbur kıldığı 50 hastalıktan 26’sı hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklardır. Ülkemizde halen en çok rastlanan zoonotik hastalıklar olarak Brusella (Malta humması), Şarbon, Salmonellozis, Tüberküloz, Kırım Kongo Kanamalı ateşi, Tokzoplazma ile Kuduz hastalığı sayılabilir. Bakteriyel ve viralzoonozlar yanında paraziterzoonozlarda vardır. Bunlar arasında en yaygın olanı kist hidatik yada halk deyimiyle kist hastalığıdır.”
Eroğlu, Dünya Zoonoz Günü’nün amacını ise şöyle dile getirdi:
“Zoonotik hastalıkların sürdürülebilir kontrolü ve eradikasyonu için kaynakların da birleştirildiği toplum işbirliğinin yapılmasının gerekliliğine dikkat çekmektir. 6 Temmuz’da Dünyaya hayvanları korumanın insanları korumak olduğunu hatırlatmak amaçlanmaktadır. Bu gün vesilesi ile Dünya Sağlık Örgütü ve Dünya Hayvan Sağlığı örgütü hastalıkların sınır tanımadığını, hiçbir ülkenin zoonoz tehlikesinden muaf olmadıklarını ve hazırlıklı olmaları gerektiği konusunda uyarmaktadır.”
Veteriner hekimliğin, hayvan, insan ve çevre sağlığı alanlarıyla aynı anda çalışan tek meslek grubu olduğunu kayden Eroğlu, bu bağlamda Türk Veteriner Hekimleri Birliği olarak, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının’Tek Sağlık’ yaklaşımını gelişmiş ülkelerde olduğu gibi benimsemelerini, mesleklerinin hayvan sağlığı ile refahını, toplum sağlığını ve çevreyi korumadaki hayati rolünün desteklenmesi gerektiğini, Bakanlık teşkilat yapılanmasının da bu konsepte uygun hale getirilmesinin Türkiye açısından önemli bir ihtiyaç haline geldiğine vurgu yaptı.
Eroğlu bu konudaki tespitlerini ise şöyle sıraladı:
“1983 yılında yapılan reorganizasyon ile Veteriner İşleri, Zirai Mücadele ve Teknik Ziraat Genel Müdürlükleri bir araya getirilerek konu bazlı yapılanma kaldırılarak yerine fonksiyonel bazlı Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü ihdas edilmiştir. Bugün Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü olarak devam etmektedir. Bu yapı bir kırılma noktası olmuş, o günden bugüne bir türlü rasyonel, bütüncül, etkin, hızlı ve verimliliği yüksek bir hale gelememiştir. Bu yapı, uluslararası kurallara da uygun değildir.
Zoonotik hastalıklarla ilgili risk analizi yapılması, epidemiyolojik çalışmaların artırılması, entegre bir veri tabanının oluşturulması, tehditlerin önceden belirlenmesi, yeni ortaya çıkabilecek veya mevcut hastalıkların halk sağlığı tehdidi oluşturma boyutuna gelmeden önlenmesi ve kontrolüne yönelik faaliyetler için, Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde etkin motivasyonu yüksek Veteriner Otoritesi ile Sağlık Bakanlığı bünyesinde Veteriner Halk Sağlığı Başkanlığı oluşturulmalıdır.”
Fransa’da kuduz bir köpek tarafından ısırılan 9 yaşındaki Joseph ölümü beklerken, Louis Pasteur mucizevi aşısını uygulayarak Joseph’in hayatını kurtardı. 6 Temmuz 1885 yılında kuduz aşısının başarı ile kullandığı bu güne ithafen bu tarih zoonotik hastalıklara dikkat çekmek ve bilinçli olmayı teşvik etmek için Dünya Zoonoz Günü olarak anılıp kutlanmaktadır.
Dünya Zoonoz Günü, Dünya Sağlık Örgütü( WHO), Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü (OIE), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Birleşmiş Milletler Sistemi Influenza Koordinasyon (UNSIC) gibi Uluslararası kuruluşlar tarafından kabul edilip desteklenmektedir.